Adresimiz değişti! Yeni sayfaya yönlendirileceksiniz. Yönlendirme başlamazsa lütfen şu adresi ziyaret edin!
http://yonetimnotlari.com

5 saniye içinde yeni adresimize yönlendirileceksiniz.


Bir şey eksik ama ne?

Öğrenme sürecinin birkaç aşaması var. Öncelikle neyi bilmediğinizi öğreniyorsunuz. Daha önce aklınızda olmayan yeni sorular ve boşluklar beliriyor insanın kafasında. Herhangi bir konuda daha önce duymadığınız ihtiyaç, öğrenme isteğinizi tetikliyor. İkinci adım bilmediklerinizi öğrenme kısmı, yavaş yavaş, hata yaparak işliyor bu kısım. Üçüncü aşama ise öğrenilenlerin içselleştirilmesi, özümsenmesi ve beyin tarafından otomatikleştirilmesi kısmını oluşturuyor. Son aşama ise artık öğrenilen şeyi düşünmeden tamamen otonom sinir sistemi ile yapmak ki bunun için çok fazla pratik gerekiyor.
Araştırmalar en çok hatanın 2. ve 4. kısımda oluştuğunu gösteriyor. Yani bir yeni yeni öğrenirken, bir de öğrendiğimizden kesin olarak eminken hata yapıyoruz. Hafızam beni yanıltmıyorsa bunu ilk kez NurdoğanArkış’ın bir eğitiminde dinlemiştim. Araba kullanmayı öğrenmeyi örnek vermişti.  Yeni araba kullanmayı öğrenirken hatalar yapılması, beyin her küçük hareketi tek tek düşünmek zorunda olduğundan oldukça normal görünüyor. Ancak usta sürücü olup artık aktif beyni tamemen devreden çıkaracak derecede aşırı özgüven de aynı şekilde hatalara yol açıyor.

Araba kullanmayı öğrenmek çok yüksek oranda pratik, çok az teorik bilgi gerektiriyor. O yüzden 2. aşamadan 3. aşamaya hızla geçip kısa sürede iyi araba kullanmanız mümkün.  Ancak  teorik ağırlıklı olan ve pratik şansınızın hemen hemen hiç olmadığı bir konuyu “gerçek” anlamda nasıl öğrenebilirsiniz?
Diyelim ki ben işletmeciliği öğrenmek ve iyi/başarılı bir yönetici olmak istiyorum. 1. aşamada bana ne tür bilgiler gerektiğini de iyi kötü belirledim ve bunları öğrenmek için de harekete geçtim. Aylar, yıllar boyunca birçok teorik ders aldım. Örnek vakalara baktım ve çok yüksek notlarla mezun oldum. Bu  beni iyi yönetici yapar mı?
Haftasonu Necip hocadan Türkiye ekonomisi dersi aldık mesela. Hocam bize öğretiyor; diyor ki, şu değişimler ekonomide böyle tepkilere yol açar, şu değişkenleri izleyerek ekonominin kısa ve orta vadeli gidişini görebilirsiniz. E hadi çok iyi öğrendim ve gördüm diyelim. Ben bu bilgiyi ne yapacağım?
Kendimi bir şirketin en yüksek yönticisi yerine koymaya çalışıyorum.  Diyelim ki kendim gördüm ya da çok güvenilir kaynaklardan bilgi aldım ve biliyorum ki Avrupa 2 yıl daha resesyonda olacak, ülke ekonomisi ise dalgalı seyir izleyecek.  Bu bilgiyi öngörmek işin sadece yarısı, bu bilgiyle ne yapılması gerektiği, hangi duruma göre işletme dümenini ne tarafa kırmak gerektiği ise diğer yarısı.
İşletme eğitimleri devam ettiğiniz okula ve programa göre işin ilk yarısı ile ilgili çok şey bilmenizi sağlayabilir belki. Ama ikinci yarısı nasıl ve kimden öğrenilir hiç bilmiyorum. İşin o kısmı eksik işte benim için. Bu şekilde düşününde sınıf ortamında/tahtada nasıl yüzülmesi gerektiğini aylarca öğrenmiş ve sonra direk denize atılıp hadi yüz bakalım denmiş biri gibi hissediyorum kendimi.  "Ne" yapılması gerektiğini anlatan bulmak mümkün ama "Nasıl" sorusunu cevaplamak zor. Yazının başlığı o yüzden, öğreniyoruz, anlamaya çalışıyoruz ama birşey eksik hep. 
Ama çok şükür herşeyden pozitif bir taraf çıkarmak üzere eğitmeye çalışıyorum kendimi. Diyorum ki kendime, bu eksikliği hissetmek, bu açığın farkında olmak da çok önemlidir. Ne demiş Mevlana : “Kuru toprak suyu ne kadar ararsa, suda kuru toprağa o kadar hasrettir.” Bu bilgiyi ben istiyorsam eğer, belki bir yerlerde o bilgi de beni arıyordur.
 

0 yorum:

Yorum Gönder

Blogger Tips And Tricks|Latest Tips For Bloggers Free Backlinks